Tarih 15 Şubat 2018 Zeytin Dalı Harekatı’nın 28. gününde gerçekleştirdiğim Suriye Sınır bölgesi ve Hassa'da TSK'ya bağlı Mehmetciklerimize destek olmak amacı ile Suriye Sınırına gittim.
Devam eden operasyonları yakından takip edip, mehmetciklerimizin moral ve motivasyonlarının yerinde olduğunu bizzat gördüm. PYD/PKK’lı teröristlere karşı Türk askerimizin amanasız mücadelesi devam ediyor. Zeytin Dalı harekatının başlangıcından bu yana etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1780 olması zaten askerimizin moralinin yerinde olduğunun bir göstergesidir diye düşünüyorum.
Suriye sınırına yakın olan Hassa Belediye Başkanı Abdurrahman Demirel bey ile röportaj yaptım ve sınır hattı boyunca belediyenin faliyetleri ve operasyonla alakalı bilgiler alma imkanına sahip oldum.
Başkan Demirel ise tüm Türkiye'den vatandaşların hassa ilçesine akın ettiğini, askerimize destek verme amacı ile her gün kurbanların kesildiğini kahraman askerimize moral ve destek vermek amacı ile binlerce araç ve insanların geldiğini, tam destek oldukları için gurur duyduklarını söyledi.
Belediye olarak operasyon bölgesinde yaptıkları çalışmaların devam ettiğini, Belediyenin aktif olarak operasyona destek olduğunu vurguladı. Bende Başkanımıza başarılı çalışmalarından dolayı teşekkür etme imkanı bulduğum için kendimi çok şanslı hissettim.
Afyonkarahisar'dan elimiz boş gitmesin diye; Askerimize iç çamaşırı, Sucuk , kaymaklı lokum ile Afyon olarak desteğimizin tam olduğunu gece ve gündüz bize düşen görevde yanlarında olduğumuzu söyledim. Allah razı olsun Başkanımız plaket takdim etti. Bizde Afyon adına plaketi kabul ederek gurur duyduk.
Geldiğimde insanların bana sorduğu sorulardan biri orası nasıl?, Askerimizin morali nasıl?, Operasyon nasıl gidiyor ? soruları oldu. Bizde yaşadığımız sıcak ve canlı olan hadiseleri dostlarımıza aktarma imkanı oldu. Özellikle basın mensuplarının bazı önemli noktalarda görüntü almasını istemediklerininden dolayı onlara yardımcı olduk. Askerlerimizle sohbet ettik.
Bir şey dikkatimi çekti; Onu sizlerle paylaşmadan geçemiyeceğim. Yaklaşık 70 yaşlarında sınır köyünde bir kadın Türk askerleri obüslerle her ateş ettiğinde ağladığını gördüm. Yaşlı Kadına neden ağladığını sördum. Bana bir şey demekten çekindi ve boynunu büktü. İçimden Dedim ki; her halde bunun oğlu veya torunu istemeden PKK veya PYD'ye katılmış olabailir diye düşündüm.
Evet dağ taş her yer Türk Bayrakları ile donatılmış. Ülkemle, Vatanımla, Bayrağımla, Askerimle, destek için oraya giden binlerce vatandaşımla gurur duydum. Ağzımdan çıkan her söz , ne mutlu Türküm diyene, Vatan sana canım feda sözleri oldu.
İnanın insanlarımızla ne kadar gurur duysak azdır. Özellikle Devletimiz Askerimizin her anlamda yanında olduğunu görmek beni dahada mutlu etti. Bazı Asker anne ve babaları sınırda bulunan oğulları ile buluşmalarına şahit oldum.
Bir Asker Annesi oğluna öğle sarıldı ve ağlamaya başladı ki duygulandım, içimi çektim, ağlamaya başladım. Asker'in ağzından şu kelimeler çıktı. Şimdi ağlıyorsun beni gördün anne, ama Şehit olursam benim arkamdan ağlamayın sözleri beni adeta çok yaraladı. Ama Askerimizin hepsinden duyduğumuz cevap aynıydı. Biz Kızıl Elma'ya gidiyoruz. Bu vatan için canımız feda olsun.
İşte biz Türk'üz, ne mutlu bu vatan için şehit olan insanlara, ne mutlu vatanını müdafaa etmek için görev yapan Askerlerimize , son sözlerim ise Askerimizi merak etmeyin, onların moral ve motivasyonları çok iyi, öncelikle sınır bölgesinde görev yapan tüm Asker ve Polisimizi Allah'a amanet ediyorum. Saygılar, Sağlıcakla kalın...