KADEM,
“İstanbul Sözleşmesi ile önlenmesini arzu ettiği suçları” şöyle sıralıyor:
“Zorunlu kürtaj, kadın sünneti, cinsel taciz ve ırza geçme, ısrarlı takip, cinsel taciz, aile içi şiddet, zorla evlendirme, zorla kısırlaştırma.”
İşte burada bir uzlaşı mümkün..
Bu suçların mevcut kanunlardaki cezalarını artıralım..
Gerçekten amaç,
bu suçları önlemek ise eğer!.. Bununla sınırlı ise..
Bu suçları önleyecek düzenlemeyi yapalım..
Ama İstanbul Sözleşmesi’ni de
kaldıralım..
Böylece,
İstanbul Sözleşmesi’ndeki hinoğlu hinliklerden de kurtulmuş olalım..
Bu konuda KADEM de bir izahat yapmış:
Der ki KADEM bu konuda kendisine yöneltilen soruları özetleyerek:
“İstanbul Sözleşmesinde LGBT gibi yönelimlere kapı aralayan maddeler var mı?”
KADEM sormuş ve cevabını da şöyle vermiş:
“Hayır. Sözleşme, üçüncü bir tür oluşturmaya ya da LGBT eğilimlerini hukuk normu olarak belirlemeye veya teşvik etmeye yönelik herhangi bir hüküm taşımamaktadır. Aynı cinsiyetten olan çiftlerin yasal olarak tanınması da dâhil olmak üzere cinsel yönelimle ilgili olarak ortaya yeni standartlar koymamaktadır.
Bu sözleşmenin eşcinsel yönelimlerin meşrulaşmasına sebep olduğunu iddia etmek ise en hafif tabirle kötü niyetliliktir.”
Bunu söyledikten sonra,
bakın kendi söylediklerini nasıl tekzip ediyorlar:
“Cinsel yönelim kavramı sadece Sözleşme’nin 4. maddesinde geçmektedir.”
Bitti arkadaşlar..
Dağılabilirsiniz..
Kötü niyetli biz miyiz?
Hinoğlu hin batılıların hazırladığı
bir sözleşmeye,
dindar kardeşlerine göstermediği hüsn-ü zannı gösteren KADEM mi?!.
****
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın,
İstanbul Sözleşmesi ile ilgili 'Tercüme metinler yerine artık kendi çerçevemizi kendimiz belirlememiz gerekiyor'
sözlerinin ayrıntıları ortaya çıkıyor..
Sözleşmeyle ilgili iki ayrı yol haritası gündemde..
Buna göre,
ya sözleşmede tartışılan maddeye şerh konulacağı ya da yeni bir sözleşme yapılabileceği belirtiliyor..
Aile,
Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Adalet Bakanlığının İstanbul Sözleşmesi ile ilgili bir çalışma yürüttüğü öğrenildi..
Edinilen bilgiye göre sözleşme yeniden yorumlanıyor.. Tartışmalara sebep olan
'Temel haklar, eşitlik ve ayrımcılık yapılmaması'
konusunu düzenleyen 4. maddede geçen
'cinsel yönelim' ve 'toplumsal cinsiyet kimliği'
ifadelerine şerh konulabilmesi gündemde..
Bununla ilgili de alternatif metin
hazırlığı yapılıyor..
AK Parti kurmayları
"Kadına şiddete sıfır tolerans mücadelemizi sürdüreceğiz. Fakat tartışmalı maddelere şerh gündeme gelebilir, bu metinle yolumuza devam ediyoruz, diyebiliriz"
dedi..
Hukukçu kurmaylar,
sözleşmeden çıkılması durumunda ise iki ayrı yol haritası belirledi..
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Kopenhag yerine Ankara Kriterleri ile devam ederiz' sözlerinden yola çıkılarak yeni bir sözleşmenin de oluşturulabileceği ifade ediliyor..
AK Partili kurmaylar,
bu durumda yasal boşluklar ve düzenlemelere ilişkin de bir rapor hazırladı..
Sözleşmeden çıkılırsa,
kadına şiddet yasası için düğmeye basılacak..
Çalışmalar ise,
bu hafta içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sunuldu,
son kararı bu ay içinde Cumhurbaşkanı'nın vermesi bekleniyor..
Öte yandan,
sözleşmeye niçin karşı olunduğu da kamuoyuna anlatılacak..
Hayırlı cumalar diliyorum..
21 AĞUSTOS 2020 CUMA