Afyonkarahisar İnternet Gazetecileri Derneği (AFİGAD) Başkanı Ahmet Uçmak; 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolasıyla yayınladığı mesajla darbe girişimini bir kez daha lanetledi.
"Milletimizin 15 Temmuz direnişi tarihi bir destandır"
AFİGAD Başkanı Ahmet Uçmak, Fethullahçı Terör Örgütü'nü (FETÖ) 15 Temmuz 2016 yılında gerçekleştirdiği hain kalkışmanın 3'üncü yılında yayınladığı mesajında, "Milletimizin 15 Temmuz direnişi; ülkemizin birliği, beraberliği ve geleceğine kasteden hainlere karşı verdiği tarihe geçecek destansı mücadelesidir" dedi.
Ülkenin geleceğini yok etmeye yönelik bu hain kalkışma sırasında, adeta Çanakkale ruhuyla direnişe geçerek, vatanın geleceği için çekinmeden canlarını veren şehitlere Allah'tan rahmet dileyen, gazilere minnet duygularını ifade eden Başkan Uçmak, mesajında şunları kaydetti:
"Ülkemize, demokrasimize ve aziz milletimizin yüce iradesine karşı hain FETÖ ve yandaşları tarafından yapılan kalkışma girişimini lanetliyorum. Bilinmelidir ki, özgürlüğümüze, demokrasimize, milli birlik ve beraberliğimize kasteden hainler, her zaman yenilmeye mahkumdur. Milletimizin iradesinin üstünde başka hiçbir irade yoktur ve asla da olmayacaktır. 15 Temmuz 2016'da olduğu gibi aziz ve fedakar milletimiz, istiklaline ve istikbaline daima sahip çıkacak ve bayrağımızı ilelebet yükseklerde dalgalandıracaktır. Milletimizin 15 Temmuz'da yazdığı destan, tarih boyunca unutulmayacaktır. Bu destanı yazan aziz milletimizi gönülden selamlıyor, en derin saygılarımı sunuyorum."
PEKİ 15 TEMMUZ'DA BİZLER NE YAŞADIK..??
15 Temmuz 2016 Yılında Saatler 22:10'u gösteriyordu.Her Türk vatandaşı gibi bizlerde üstümüze düşen görevi yaptık. İnsanlarlar Televizyonlara kilitlenmiş ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Bizlerde ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk. O günü sanki tekrar yaşıyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tüm vatandaşlarına çağrıda bulunduğunda inandım darbe kalkışması olduğuna, eşim uyuyordu. Eşime acilen kalkmasını söyledim. Gidiyoruz Hanım dedim. Eşim Sordu nereye gidiyoruz?. O anı asla unutmam, "Aşkım kalk bugün bizim ölme günümüz, ÖLÜME gidiyoruz".
Sokağa ilk çıktığımda Telefonla aradığım ilk insan Ak Parti Milletvekili ,zamanın Ak Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven oldu. Sayın Başkanım Darbe kalkışması var, ne yapmamızı emrediyorsun diye sordum?, İbrahim Yurdunuseven Marmariste olduğunu ve acilen Ak Parti önünde tüm insanları organize ederek meydanlara inmemizi söyledi.
İbrahim Yurdunseven'in emrettiği gibi tüm vatandaşlarımızı sokağa döktük. Tüm camilerden sela sesi gelmeye başlamıştı. Evime yakın olan camiinin imamı ise camiinin önünde idi, tüm camiler gibi onunda sela vermesini söyledim. Ama o sela vermem için, emri senden almam demişti. O Camii imamını asla unutmam.. Ve eşim çocuğumla birlikte insanların öldürüldüğünü duyunca Ankara'ya gittik.
Tabiki yollarda kuş uçurulmuyordu. Ankara'ya gittiğimizde Allahım bu vatan için Şehit olması ve ölmesi gereken birileri varsa bizide Şehitlik mertebesine al dedim. Ama tüm insanların istiklaline ve istikbaline sahip çıktığını gördüm. Her yer kan revan ve perişendı. Bir insan ağlarmı evet o gün ben ağladım, şehit olamadığıma ağladım. İnanın o gün Gazeteciliği bir kenara bırakıp tüm insanlarla tek vücut ve tek nefes olmayı tercih ettim. Bu vatan için ölmesi gereken bir insan varsa 15 Temmuz hain kalışmasını yapan ve şu an halen ortalıkda dolaşan vatan hainlerine sesleniyorum; "ben vatanım için her zaman ölmeye hazırım".. Siz vatanını 1 dolara satmış insanlar, yüzünüze tükürülerek ölmeye hazırmısınız??
"Milletimizin 15 Temmuz direnişi tarihi bir destandır"
AFİGAD Başkanı Ahmet Uçmak, Fethullahçı Terör Örgütü'nü (FETÖ) 15 Temmuz 2016 yılında gerçekleştirdiği hain kalkışmanın 3'üncü yılında yayınladığı mesajında, "Milletimizin 15 Temmuz direnişi; ülkemizin birliği, beraberliği ve geleceğine kasteden hainlere karşı verdiği tarihe geçecek destansı mücadelesidir" dedi.
Ülkenin geleceğini yok etmeye yönelik bu hain kalkışma sırasında, adeta Çanakkale ruhuyla direnişe geçerek, vatanın geleceği için çekinmeden canlarını veren şehitlere Allah'tan rahmet dileyen, gazilere minnet duygularını ifade eden Başkan Uçmak, mesajında şunları kaydetti:
"Ülkemize, demokrasimize ve aziz milletimizin yüce iradesine karşı hain FETÖ ve yandaşları tarafından yapılan kalkışma girişimini lanetliyorum. Bilinmelidir ki, özgürlüğümüze, demokrasimize, milli birlik ve beraberliğimize kasteden hainler, her zaman yenilmeye mahkumdur. Milletimizin iradesinin üstünde başka hiçbir irade yoktur ve asla da olmayacaktır. 15 Temmuz 2016'da olduğu gibi aziz ve fedakar milletimiz, istiklaline ve istikbaline daima sahip çıkacak ve bayrağımızı ilelebet yükseklerde dalgalandıracaktır. Milletimizin 15 Temmuz'da yazdığı destan, tarih boyunca unutulmayacaktır. Bu destanı yazan aziz milletimizi gönülden selamlıyor, en derin saygılarımı sunuyorum."
PEKİ 15 TEMMUZ'DA BİZLER NE YAŞADIK..??
15 Temmuz 2016 Yılında Saatler 22:10'u gösteriyordu.Her Türk vatandaşı gibi bizlerde üstümüze düşen görevi yaptık. İnsanlarlar Televizyonlara kilitlenmiş ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Bizlerde ne olduğunu anlamaya çalışıyorduk. O günü sanki tekrar yaşıyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tüm vatandaşlarına çağrıda bulunduğunda inandım darbe kalkışması olduğuna, eşim uyuyordu. Eşime acilen kalkmasını söyledim. Gidiyoruz Hanım dedim. Eşim Sordu nereye gidiyoruz?. O anı asla unutmam, "Aşkım kalk bugün bizim ölme günümüz, ÖLÜME gidiyoruz".
Sokağa ilk çıktığımda Telefonla aradığım ilk insan Ak Parti Milletvekili ,zamanın Ak Parti İl Başkanı İbrahim Yurdunuseven oldu. Sayın Başkanım Darbe kalkışması var, ne yapmamızı emrediyorsun diye sordum?, İbrahim Yurdunuseven Marmariste olduğunu ve acilen Ak Parti önünde tüm insanları organize ederek meydanlara inmemizi söyledi.
İbrahim Yurdunseven'in emrettiği gibi tüm vatandaşlarımızı sokağa döktük. Tüm camilerden sela sesi gelmeye başlamıştı. Evime yakın olan camiinin imamı ise camiinin önünde idi, tüm camiler gibi onunda sela vermesini söyledim. Ama o sela vermem için, emri senden almam demişti. O Camii imamını asla unutmam.. Ve eşim çocuğumla birlikte insanların öldürüldüğünü duyunca Ankara'ya gittik.
Tabiki yollarda kuş uçurulmuyordu. Ankara'ya gittiğimizde Allahım bu vatan için Şehit olması ve ölmesi gereken birileri varsa bizide Şehitlik mertebesine al dedim. Ama tüm insanların istiklaline ve istikbaline sahip çıktığını gördüm. Her yer kan revan ve perişendı. Bir insan ağlarmı evet o gün ben ağladım, şehit olamadığıma ağladım. İnanın o gün Gazeteciliği bir kenara bırakıp tüm insanlarla tek vücut ve tek nefes olmayı tercih ettim. Bu vatan için ölmesi gereken bir insan varsa 15 Temmuz hain kalışmasını yapan ve şu an halen ortalıkda dolaşan vatan hainlerine sesleniyorum; "ben vatanım için her zaman ölmeye hazırım".. Siz vatanını 1 dolara satmış insanlar, yüzünüze tükürülerek ölmeye hazırmısınız??