Musibet olarak adlandırılan, kuraklık, kıtlık, hasılat veya hayvanata arız olan afetler, arazi zayiatı, zelzele, yangın, sel, salgın hastalıklar gibi her türlü zararları içine alan ayrıca, ölüm, açlık ve yoksulluk gibi canlara taalluk eden acılardır.
Bundan 19 yıl önce 2002’nin Şubat ayında Eber merkezli ve içerisinde çevre ilçeler ve Bolvadin'de de hasarlara yol açan depremi yaşadık. Maalesef geçen hafta içerisinde de çarşı merkezli geniş bir alanı kapsayan yangında, bizleri tekrar bu yönde düşünmeye sevk etti. Tabiki her bir musibetin arkasında derin acılar ve göz yaşı bıraktık. Canımız yandı, sermayemiz heba oldu. Şükürler olsun ki bu sefer can kaybı yaşamadık.
Dünyanın hemen her yerinde yaşanılan bu musibetler toplumların algı ve anlayışına göre değişik görüş ve düşüncelerini de ortaya koyuyor. Bazı toplumlar yaşanılanların sonuçlarını kabullenip, yaşanılması gereken bir olay gözüyle bakarken, musibetlerden ders almadıkları görünüyor.
Kader geçmişe ve musibetlere karşı ümitsizliğin ve üzüntünün ilâcı olarak kullanılabilinir. Ama bizlere düşen vazife her zeminde tedbirli davranıp, taktire sabretmektir.
Bazı topluluklar sonucu tevekkülle karşılayıp yeni musibetlere, felaketlere muhatap olmamak için alınması gereken önlemleri, yapılması gereken gayret ve çabaları, uyulması gereken kural ve kaideleri yeniden tanzim edip insan olarak ilim ve tekniğin imkanlarından yararlanarak çareler üretiyorlar.
Yaşadığımız toprakların yüzde 92’sinin deprem kuşağında olması, nüfusun yüzde 95’inin bu bölgelerde yaşaması ve 11 metropol kentin ve sanayi tesislerinin yüzde 75’inin deprem tehlikesi altında bulunması depremi korkulu rüya haline getiriyor.
Bu tür olayları en az hasarla atlatılabilmesi için Bundan böyle İnşaat kalite ve güvenliği başta olmak üzere hanelerimizin ve işyerlerimizin; elektrik, su, doğalgaz, telefon ve internet, asansör, yangın merdivenlerini, yangın tüpleri, acil çıkış noktalarının, gider kanallarını ve risk oluşturabilecek tüm alanların gözden geçirilmesi, kontrolünün yapılması ve eksikliklerinde giderilmesi çaba sarf edilmelidir diye düşünüyorum.
Kamu ve yerel yönetimler makro düzeyde her türlü tabi afetlere karşı kendi bölgelerini risk haritası çıkarıp önlemlerini önceden alarak sorumluluklarını yerine getirmelidirler. Kamu ve yerel yönetimler makro düzeyde her türlü tabi afetlere karşı kendi bölgelerini risk haritası çıkarıp önlemlerini önceden alarak sorumlulıklarını yerine getirmelidirler.
Bu amaçla Belediyemizce Bolvadin'de uygulamaya geçirilecek olan Kentsel dönüşüm acele kamulaştırma karar yetkisi, İnşallah bu tür tabi musibetlerin acele önüne geçilmesine bir zemin oluşturmalıdır.
Saygılarımla,
BOL-DAV BOLVADİNLİLER DAYANIŞMA VAKFI
Bundan 19 yıl önce 2002’nin Şubat ayında Eber merkezli ve içerisinde çevre ilçeler ve Bolvadin'de de hasarlara yol açan depremi yaşadık. Maalesef geçen hafta içerisinde de çarşı merkezli geniş bir alanı kapsayan yangında, bizleri tekrar bu yönde düşünmeye sevk etti. Tabiki her bir musibetin arkasında derin acılar ve göz yaşı bıraktık. Canımız yandı, sermayemiz heba oldu. Şükürler olsun ki bu sefer can kaybı yaşamadık.
Dünyanın hemen her yerinde yaşanılan bu musibetler toplumların algı ve anlayışına göre değişik görüş ve düşüncelerini de ortaya koyuyor. Bazı toplumlar yaşanılanların sonuçlarını kabullenip, yaşanılması gereken bir olay gözüyle bakarken, musibetlerden ders almadıkları görünüyor.
Kader geçmişe ve musibetlere karşı ümitsizliğin ve üzüntünün ilâcı olarak kullanılabilinir. Ama bizlere düşen vazife her zeminde tedbirli davranıp, taktire sabretmektir.
Bazı topluluklar sonucu tevekkülle karşılayıp yeni musibetlere, felaketlere muhatap olmamak için alınması gereken önlemleri, yapılması gereken gayret ve çabaları, uyulması gereken kural ve kaideleri yeniden tanzim edip insan olarak ilim ve tekniğin imkanlarından yararlanarak çareler üretiyorlar.
Yaşadığımız toprakların yüzde 92’sinin deprem kuşağında olması, nüfusun yüzde 95’inin bu bölgelerde yaşaması ve 11 metropol kentin ve sanayi tesislerinin yüzde 75’inin deprem tehlikesi altında bulunması depremi korkulu rüya haline getiriyor.
Bu tür olayları en az hasarla atlatılabilmesi için Bundan böyle İnşaat kalite ve güvenliği başta olmak üzere hanelerimizin ve işyerlerimizin; elektrik, su, doğalgaz, telefon ve internet, asansör, yangın merdivenlerini, yangın tüpleri, acil çıkış noktalarının, gider kanallarını ve risk oluşturabilecek tüm alanların gözden geçirilmesi, kontrolünün yapılması ve eksikliklerinde giderilmesi çaba sarf edilmelidir diye düşünüyorum.
Kamu ve yerel yönetimler makro düzeyde her türlü tabi afetlere karşı kendi bölgelerini risk haritası çıkarıp önlemlerini önceden alarak sorumluluklarını yerine getirmelidirler. Kamu ve yerel yönetimler makro düzeyde her türlü tabi afetlere karşı kendi bölgelerini risk haritası çıkarıp önlemlerini önceden alarak sorumlulıklarını yerine getirmelidirler.
Bu amaçla Belediyemizce Bolvadin'de uygulamaya geçirilecek olan Kentsel dönüşüm acele kamulaştırma karar yetkisi, İnşallah bu tür tabi musibetlerin acele önüne geçilmesine bir zemin oluşturmalıdır.
Saygılarımla,
BOL-DAV BOLVADİNLİLER DAYANIŞMA VAKFI