Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde, aziz milletimiz ve kahraman ordumuzun çok büyük fedakârlık ve destansı mücadelesi ile dünya tarihine altın harflerle kazınan ve kurtuluş savaşını galibiyetle bitirmemizi sağlayan Büyük Taarruz ’un yıl dönümünü ve bu vesileyle Zafer Haftasını kutuluyorum.
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki Türk ordusu, 98 yıl önce bugün, dünya tarihinin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazarak, işgal güçlerini yurttan kovmak için bağımsızlık ateşini, Büyük Taarruz’u başlatarak yaktı. 26 Ağustos 1071’de Malazgirt savaşıyla Anadolu’yu yurt yapan bu millet, 26 Ağustos 1922’de başlayan Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle Anadolu’nun yurt kalmasını sağladı. Son 300 yıldır sürekli geri çekilen, sürekli savunmada kalan Türk ordusu nihayet taarruza kalktı.
Bu topraklarda Kocatepe’de bir ulusun kaderi Gazi Mustafa Kemal Paşa önderliğinde değişti. Milli mücadelenin zaferle neticelenmesinde çok büyük rolü olan ve Anadolu’nun en değerli, en kadim şehirlerinden biri olan Afyonkarahisar, hiç şüphesiz cumhuriyetin temellerinin atıldığı ve sağlamlaştırıldığı yerdir.
Ağustos ayı Türk tarihi açısından pek çok zafere şahitlik etmiştir. Malazgirt, Otlukbeli, Çaldıran, Mohaç gibi nice zaferler; takvimler ağustos ayını gösterirken kazanılıştır. Bunların sonuncusu ve en anlamlılarından birisi de hiç şüphesiz Büyük Taarruz ’dur. Büyük Taarruz esir düşmeyi sözlüğünde barındırmayan bir milletin düşmana attığı en büyük tokattır.
Dönemin en güçlü devletlerine ve ordularına karşı aziz milletimiz, tüm yokluk ve zorluklara göğüs gererek, bağımsız ve hür bir şekilde yaşamak, kutsal vatan toprağını ve mukaddesatını korumak için yediden yetmişe kendisini kurtuluşa ve zafere adamış, gazi olmuş, şehit düşmüştür. Vatanımızı, birlik ve beraberliğimizi, Cumhuriyetimizi ve mukaddesatımızı korumak için verdiğimiz mücadelelerde Seyit Onbaşılar, Nene Hatunlar, Yüzbaşı Agahlar, Ömer Halisdemirler, Fethi Sekinler ve nice isimsiz kahramanlar hiç bir zaman bitmeyecek tükenmeyecektir.
Bugün, 21. Yüzyılda bizlere düşen en önemli görev, Malazgirt’ten milli mücadeleye, 15 Temmuz’dan sınır dışı harekâtlara kadar kutsal Anadolu toprağını canıyla kanıyla bizlere vatan kılan tüm şehitlerimizin bıraktığı bu mirası yani Türkiye Cumhuriyetini korumak, kalkındırmak ve güçlendirmektir.
Anadolu’nun her karış toprağında olduğu gibi Afyonkarahisar’ında her karış toprağı şehit kanıyla sulanmıştır. Bu gurur, zaferin başkenti Afyonkarahisar’ın ve necip milletimizindir. Bende bu şanlı topraklarda, böylesine zafer gururu taşıyan insanlara hizmet etmenin haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyorum.
Sözlerime son verirken, Anadolu’yu canıyla kanıyla bizlere vatan kılan ve bu uğurda büyük bir cesaret ve kararlılıkla mücadele eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden tüm gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Büyük Taarruz Zafer Haftamız kutlu olsun.
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki Türk ordusu, 98 yıl önce bugün, dünya tarihinin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazarak, işgal güçlerini yurttan kovmak için bağımsızlık ateşini, Büyük Taarruz’u başlatarak yaktı. 26 Ağustos 1071’de Malazgirt savaşıyla Anadolu’yu yurt yapan bu millet, 26 Ağustos 1922’de başlayan Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle Anadolu’nun yurt kalmasını sağladı. Son 300 yıldır sürekli geri çekilen, sürekli savunmada kalan Türk ordusu nihayet taarruza kalktı.
Bu topraklarda Kocatepe’de bir ulusun kaderi Gazi Mustafa Kemal Paşa önderliğinde değişti. Milli mücadelenin zaferle neticelenmesinde çok büyük rolü olan ve Anadolu’nun en değerli, en kadim şehirlerinden biri olan Afyonkarahisar, hiç şüphesiz cumhuriyetin temellerinin atıldığı ve sağlamlaştırıldığı yerdir.
Ağustos ayı Türk tarihi açısından pek çok zafere şahitlik etmiştir. Malazgirt, Otlukbeli, Çaldıran, Mohaç gibi nice zaferler; takvimler ağustos ayını gösterirken kazanılıştır. Bunların sonuncusu ve en anlamlılarından birisi de hiç şüphesiz Büyük Taarruz ’dur. Büyük Taarruz esir düşmeyi sözlüğünde barındırmayan bir milletin düşmana attığı en büyük tokattır.
Dönemin en güçlü devletlerine ve ordularına karşı aziz milletimiz, tüm yokluk ve zorluklara göğüs gererek, bağımsız ve hür bir şekilde yaşamak, kutsal vatan toprağını ve mukaddesatını korumak için yediden yetmişe kendisini kurtuluşa ve zafere adamış, gazi olmuş, şehit düşmüştür. Vatanımızı, birlik ve beraberliğimizi, Cumhuriyetimizi ve mukaddesatımızı korumak için verdiğimiz mücadelelerde Seyit Onbaşılar, Nene Hatunlar, Yüzbaşı Agahlar, Ömer Halisdemirler, Fethi Sekinler ve nice isimsiz kahramanlar hiç bir zaman bitmeyecek tükenmeyecektir.
Bugün, 21. Yüzyılda bizlere düşen en önemli görev, Malazgirt’ten milli mücadeleye, 15 Temmuz’dan sınır dışı harekâtlara kadar kutsal Anadolu toprağını canıyla kanıyla bizlere vatan kılan tüm şehitlerimizin bıraktığı bu mirası yani Türkiye Cumhuriyetini korumak, kalkındırmak ve güçlendirmektir.
Anadolu’nun her karış toprağında olduğu gibi Afyonkarahisar’ında her karış toprağı şehit kanıyla sulanmıştır. Bu gurur, zaferin başkenti Afyonkarahisar’ın ve necip milletimizindir. Bende bu şanlı topraklarda, böylesine zafer gururu taşıyan insanlara hizmet etmenin haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyorum.
Sözlerime son verirken, Anadolu’yu canıyla kanıyla bizlere vatan kılan ve bu uğurda büyük bir cesaret ve kararlılıkla mücadele eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, tüm şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden tüm gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Büyük Taarruz Zafer Haftamız kutlu olsun.