AK Parti Ağrı İl Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Suriye’de DEAŞ neyse, YPG-PYD de odur. DEAŞ’ı kim kurdu, silahlandırdı, ülkeyi kana ve ateşe boğduysa, bugün YPG-PYD’yi de onlar donatıyor, yönetiyor, yönlendiriyor” dedi.
https://www.tccb.gov.tr/assets/video/2017/2017-12-03-agri-kongre.mp4
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Ağrı 6. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Kongrenin yapıldığı Naim Süleymanoğlu Kapalı Spor Salonu önünde kendisini bekleyen ve sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlara hitaben kısa bir selamla konuşması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra kongrenin yapıldığı salona geçti.
16 Nisan halk oylamasında kendilerine destek veren Ağrılılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı’nın önümüzdeki dönemde çok daha güçlü bir şekilde yanlarında yer alacağına inandığını söyledi.
“AĞRI’DA 10 MİLYAR LİRALIK YATIRIM GERÇEKLEŞTİRDİK”
İnsanlığın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan Ağrı’nın ve içinde yer aldığı bölgenin uzun zamandır terör yüzünden mahzun, boynu bükük ve garip olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidarları süresince Ağrı’nın yolundan okuluna, hastanesinden doğal gazına kadar pek çok sorununu çözdüklerini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, şehre 4 binin üzerinde yeni derslik kazandırdıklarını, toplam 37 yeni sağlık tesisi inşa ettiklerini; 400 yataklı Ağrı Devlet Hastanesinin yapımının Mart ayı sonuna kadar biteceğini de söyledi.
TOKİ aracılığıyla 4 bin 234 konut inşa edip sahiplerine teslim ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölünmüş yol uzunluğunu, 16 kilometreden 358 kilometreye çıkarttıklarını belirtti. Havaalanının geçtiğimiz yıl 235 bin kişi tarafından kullanıldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sayının milyonlara ulaştığı günleri de inşallah çok yakında göreceğiz. Bunun için turizmi hareketlendireceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle dayanışma hâlinde ve terörizme sırtını dayayanlarla ülkemize, şehirlerimize, ilçelerimize, beldelerimize hizmet olmayacağını vurgulayarak, milletin derdiyle dertlenecek belediye başkanlarına, milletvekillerine, bakanlara ihtiyaç olduğunu kaydetti.
“AĞRI, TEŞVİKLERLE HAYVANCILIK ÜRETİM MERKEZLERİNDEN BİRİ OLACAK”
15 yılda Ağrı’da 956 milyon liralık tarımsal destek ödemesi yaptıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde hayvancılıkta sıkıntı var deniyor. Hâlbuki tek başına Ağrı dahi bu sıkıntıyı çözebilecek potansiyele sahip. Şimdi hayvancılık konusunda çok önemli teşvikler getirdik. İnşallah Ağrı bu teşviklerle ülkemizin en başta gelen hayvancılık üretim merkezlerinden biri hâline gelecek. Büyükbaşta 50 baş hayvan, altında veya biraz üstünde besleyenlere, 250 lira da Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız destek verecek. Aynı şekilde küçükbaşta da 25’şer lira onlara da yine destek, buna göre çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan söz verdikleri gibi Ağrı’yı doğal gazla buluşturduklarını, Ağrılıların da doğal gazın konforundan istifade etmelerini sağladıklarını ifade ederek, tüm bu hizmetlere rağmen bölgedeki insanların başka yerlere gitmelerine ihtiyaç bırakmayacak, iş ve istihdam alanları oluşturma konusunda arzu edilen neticeleri elde edemediklerinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hangi altyapıyı kurarsak kuralım, hangi teşvikleri verirsek verelim, bir yerde terör varsa, bırakın dışarıdan birilerinin gelip yatırım yapmasını, oranın kendi insanlarını dahi yerinde tutamıyoruz” dedi.
“BÖLÜCÜLÜK VİRÜSÜNÜ VÜCUDUMUZDAN TÜMÜYLE ATMANIN ZAMANI GELDİ”
Ağrı’nın medeniyetleri birbirine bağlayan ilçelerinin adeta bir kısır döngü içine düştüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, havalimanı, bölünmüş yolları, elektriği, suyu, her türlü aracı-gereci olan Ağrı’ya yeterince yatırımcı ve turistin gelmemesine asla razı olmadıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz geçmişte nasıl altyapı devrimiyle bölgemizin geri kalmışlığını ortadan kaldırmışsak, şimdi de yeni bir hamleyle işsizliğin üstesinden gelmek istiyoruz. Kardeşlerim, geçmişte Ağrı’yı adeta teslim alan, zehirleyen, elini kolunu bağlayan bölücülük virüsünü vücudumuzdan tümüyle atmanın zamanı gelmiştir” şeklinde konuştu.
Kimi zaman köken, kimi zaman inanç, kimi zaman mezhep, kimi zaman meşrep farklılıkları bahane edilerek ülkelerin ve halkların paramparça edildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet Türkiye, 35 yıldır süren bölücü teröre rağmen bu duruma düşmediyse, milletimizin sağduyusu, dirayeti, feraseti sayesindedir. Kardeşi kardeşe kırdırmak için bir dönem sağcı-solcu dediler, fitne ateşi yaktılar. Sonra Sünni-Alevi dediler, bir başka fitne ateşini tutuşturdular. Ardından Türk-Kürt dediler, yine bir fitne ateşiyle hepimizi birden yakmaya çalıştılar” dedi.
“KÜRT KARDEŞLERİMİZİN KENDİLERİNİ TEMSİL ETMEK İÇİN TERÖR ÖRGÜTLERİNE İHTİYACI YOKTUR”
Parasını verenin tepe tepe kullandığı bir katiller sürüsüne dönüşen PKK’nın ülkemizle ve milletimizle uzaktan yakından bir ilişkisi olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde Kürt kardeşlerimizin kendilerini temsil etmek için terör örgütlerine, bölücü zihniyetli partilere ihtiyacı yoktur. Onlar kendi kendilerini temsil ederler, nitekim de ediyorlar. Meclis’te, bürokraside, iş dünyasında ve her yerde Kürt kardeşlerim diledikleri gibi işlerini yapıyor, hayatlarını sürdürüyorlar. Siyasi hayatım boyunca, tüm vatandaşlarım gibi, Kürt kardeşlerimin de ekonomik, sosyal, kültürel sorunlarının çözümü için mücadele ettim. Hamdolsun, elimize imkân geçtiğinde de bu sorunların hepsini çözdük.”
Kimsenin etnik kökeni ve inancı nedeniyle ayrımcılığa tabi tutulmasına izin vermeyeceklerini ve bu konuda sıkıntısı olanların kendisine ulaşmasını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama artık böyle bir sorun olmadığı hâlde, ısrarla Kürt kardeşlerimizi tahrik etmenin adı da ırkçılıktır. Biz her türlü ırkçılık gibi Kürt ırkçılığına da karşıyız, Türk ırkçılığına da karşıyız, bu böyle biline. Çünkü bu ülke, bu vatan, bu devlet hepimizin. Aksini düşünen herkes karşısında önce bizi bulur” şeklinde konuştu.
“DEAŞ NEYSE, YPG-PYD DE ODUR”
PKK ve DEAŞ eylemlerinin karşısında duran milletimizin 15 Temmuz darbe girişimine de kahramanca karşı koyarak istiklaline ve istikbaline sahip çıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer yandan, Suriye’de faaliyet gösteren YPG-PYD, sanıyor musunuz ki oradaki Kürt kardeşlerimizin menfaati için, hayrı için, geleceği için çalışıyor? Asla öyle bir durum söz konusu değildir. Bu örgüt, bugün şu devletin, yarın öteki devletin, beriki gün bir başka gücün oyuncağı olacak, sonunda da kirli bir mendil gibi kaldırılıp bir kenara atılacaktır. Suriye’de, yıllarca kimlik dahi verilmeyen, vatandaş sayılmayan Kürt kardeşlerimizin haklarını, hukuklarını biz savunduk. Suriye’de DEAŞ neyse, YPG-PYD de odur. DEAŞ’ı kim kurdu, silahlandırdı, ülkeyi kana ve ateşe boğduysa, bugün YPG-PYD’yi de onlar donatıyor, yönetiyor, yönlendiriyor” dedi.
“Bugün ülkemize yönelik saldırılar karşısında yedi düvele meydan okuyabiliyorsak, bunda Kürt kardeşlerimizin bölücülük senaryolarını yırtıp artmasının çok büyük payı vardır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrılılar nezdinde ülkemizin bütünlüğü, milletimizin birliği yönünde irade kullanan herkese şükranlarını sunduğunu söyledi.
“BİZİMLE DOST OLAN KAZANIR, BİZE HUSUMET BESLEYEN KAYBEDER”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Sevgili Ağrılılar, dostluğun, kardeşliğin, dayanışmanın nelere kadir olduğunun en güzel örneklerinden biri, hemen yanı başımızdaki Ermenistan’la, onun üst tarafındaki Gürcistan’la olan ilişkilerimizdir. Ermenistan, özellikle de diasporanın etkisiyle ülkemizle dostluk kanallarını ısrarla kapalı tuttuğu için tüm ulaşım, enerji, ticaret yollarının dışında kalmıştır, kalmaya da devam edecektir. Buna karşılık Gürcistan, Türkiye ve Batı dünyası ile Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya coğrafyası arasında bir köprü vazifesi yaparak kendisine aydınlık bir gelecek inşa etmiştir.”
Bu iki örneğin Türkiye’nin çevresindeki ülkelerle olan ilişkilerini oturtmak istediği zemini göstermesi bakımından çok manidar olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Bizimle dost olan kazanır, bize husumet besleyen kaybeder. Hükûmete geldiğimizde ‘dostlarımızın sayısını artıracağız’ derken, gerçekten samimiydik. Bu doğrultuda pek çok önemli adım da attık. Dünyanın neresinde olursa olsun, bize samimiyetle yüreğini açan herkese biz de samimiyetle elimizi uzattık. Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar pek çok coğrafyada ilk defa siyasi irtibat tesis edip, diplomatik kanallar oluşturduğumuz, ticari ilişki kurduğumuz onlarca ülke var. Böylesine uzak diyarlarda dahi bu gayretleri gösterirken, yanı başımızdaki ülkeleri, uzun zamandır müttefiklik ilişkisi içinde bulunduğumuz devletleri elbette ihmal edemezdik. Nitekim Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz en ileri seviyelere bizim dönemimizde gelmiştir. Ama sonra, aynı Avrupa Birliği ile çok farklı bir noktaya savrulduk. Benzer bir durum, müttefiklik ilişkisi içinde bulunduğumuz bazı devletler için de söz konusudur. Burada oyunbozanlık eden asla Türkiye olmamıştır.”
Türkiye’nin, Irak ve Suriye’deki kardeşlerinin yaşadığı zulümlere sırtını dönemeyeceğini, bölgesindeki binlerce yıllık medeniyet birikimlerinin terör örgütleri eliyle yerle bir edilmesine göz yumamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birileri kendi günlük çıkarları için zalimlerin dümen suyuna girebilir, ama biz yapamayız; zulme rıza zulümdür” dedi.
“SENARYOLARA BOYUN EĞMEDİK DİYE BİZİ CEZALANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR”
Türkiye’nin bölgesinde oluşturulan senaryolara boyun eğmediği için cezalandırılmaya, yargılamaya ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu ülkemizdeki iş birlikçileri aracığıyla yapıyorlar. PKK’yı bunun için azdırdılar, FETÖ’yü bunun için sahaya sürdüler, DEAŞ’ı bunun için üzerimize saldılar. Hatta şu anda ana muhalefetin başında bulunan zatı da aynı amaçla kullanıyorlar. Ülkemizde elde edemedikleri neticeye, binlerce kilometre ötede aynı tezgâhla, aynı malzemeyle, aynı senaryoyla ulaşmanın gayreti içindeler. Milletimiz bilsin ki, bu saldırıların, bu iftiraların, bu oyunların hiçbiri birbirinden bağımsız değildir. Hepsi de aynı gayeye yöneliktir; hepsi de Türkiye’yi diz çöktürmeyi amaçlamaktadır; hepsi de milletimizi birbirine düşürmeyi hedeflemektedir. İstedikleri kadar uğraşsınlar; başaramayacaklar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı’dan tüm Türkiye’ye, tüm dünyaya verilen birlik ve dayanışma görüntüsünün çok önemli olduğunun altını çizerek, “Şayet ülkemizi bu türbülanstan sağ salim çıkartırsak -ki bu konuda en küçük bir tereddüdüm yoktur- sadece 2023 hedeflerimizi değil, onunla birlikte 2053 ve 2071 vizyonlarımızı da sağlama aldık demektir. Bir başka ifadeyle, Türkiye’nin önümüzdeki yarım asrı şu birkaç yıl içinde göstereceğimiz birliğe, beraberliğe, dayanışmaya bağlıdır” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
https://www.tccb.gov.tr/assets/video/2017/2017-12-03-agri-kongre.mp4
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Ağrı 6. Olağan İl Kongresi’ne katıldı. Kongrenin yapıldığı Naim Süleymanoğlu Kapalı Spor Salonu önünde kendisini bekleyen ve sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlara hitaben kısa bir selamla konuşması yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra kongrenin yapıldığı salona geçti.
16 Nisan halk oylamasında kendilerine destek veren Ağrılılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı’nın önümüzdeki dönemde çok daha güçlü bir şekilde yanlarında yer alacağına inandığını söyledi.
“AĞRI’DA 10 MİLYAR LİRALIK YATIRIM GERÇEKLEŞTİRDİK”
İnsanlığın en eski medeniyetlerine ev sahipliği yapan Ağrı’nın ve içinde yer aldığı bölgenin uzun zamandır terör yüzünden mahzun, boynu bükük ve garip olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, iktidarları süresince Ağrı’nın yolundan okuluna, hastanesinden doğal gazına kadar pek çok sorununu çözdüklerini kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, şehre 4 binin üzerinde yeni derslik kazandırdıklarını, toplam 37 yeni sağlık tesisi inşa ettiklerini; 400 yataklı Ağrı Devlet Hastanesinin yapımının Mart ayı sonuna kadar biteceğini de söyledi.
TOKİ aracılığıyla 4 bin 234 konut inşa edip sahiplerine teslim ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölünmüş yol uzunluğunu, 16 kilometreden 358 kilometreye çıkarttıklarını belirtti. Havaalanının geçtiğimiz yıl 235 bin kişi tarafından kullanıldığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sayının milyonlara ulaştığı günleri de inşallah çok yakında göreceğiz. Bunun için turizmi hareketlendireceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle dayanışma hâlinde ve terörizme sırtını dayayanlarla ülkemize, şehirlerimize, ilçelerimize, beldelerimize hizmet olmayacağını vurgulayarak, milletin derdiyle dertlenecek belediye başkanlarına, milletvekillerine, bakanlara ihtiyaç olduğunu kaydetti.
“AĞRI, TEŞVİKLERLE HAYVANCILIK ÜRETİM MERKEZLERİNDEN BİRİ OLACAK”
15 yılda Ağrı’da 956 milyon liralık tarımsal destek ödemesi yaptıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde hayvancılıkta sıkıntı var deniyor. Hâlbuki tek başına Ağrı dahi bu sıkıntıyı çözebilecek potansiyele sahip. Şimdi hayvancılık konusunda çok önemli teşvikler getirdik. İnşallah Ağrı bu teşviklerle ülkemizin en başta gelen hayvancılık üretim merkezlerinden biri hâline gelecek. Büyükbaşta 50 baş hayvan, altında veya biraz üstünde besleyenlere, 250 lira da Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız destek verecek. Aynı şekilde küçükbaşta da 25’şer lira onlara da yine destek, buna göre çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan söz verdikleri gibi Ağrı’yı doğal gazla buluşturduklarını, Ağrılıların da doğal gazın konforundan istifade etmelerini sağladıklarını ifade ederek, tüm bu hizmetlere rağmen bölgedeki insanların başka yerlere gitmelerine ihtiyaç bırakmayacak, iş ve istihdam alanları oluşturma konusunda arzu edilen neticeleri elde edemediklerinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hangi altyapıyı kurarsak kuralım, hangi teşvikleri verirsek verelim, bir yerde terör varsa, bırakın dışarıdan birilerinin gelip yatırım yapmasını, oranın kendi insanlarını dahi yerinde tutamıyoruz” dedi.
“BÖLÜCÜLÜK VİRÜSÜNÜ VÜCUDUMUZDAN TÜMÜYLE ATMANIN ZAMANI GELDİ”
Ağrı’nın medeniyetleri birbirine bağlayan ilçelerinin adeta bir kısır döngü içine düştüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, havalimanı, bölünmüş yolları, elektriği, suyu, her türlü aracı-gereci olan Ağrı’ya yeterince yatırımcı ve turistin gelmemesine asla razı olmadıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz geçmişte nasıl altyapı devrimiyle bölgemizin geri kalmışlığını ortadan kaldırmışsak, şimdi de yeni bir hamleyle işsizliğin üstesinden gelmek istiyoruz. Kardeşlerim, geçmişte Ağrı’yı adeta teslim alan, zehirleyen, elini kolunu bağlayan bölücülük virüsünü vücudumuzdan tümüyle atmanın zamanı gelmiştir” şeklinde konuştu.
Kimi zaman köken, kimi zaman inanç, kimi zaman mezhep, kimi zaman meşrep farklılıkları bahane edilerek ülkelerin ve halkların paramparça edildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet Türkiye, 35 yıldır süren bölücü teröre rağmen bu duruma düşmediyse, milletimizin sağduyusu, dirayeti, feraseti sayesindedir. Kardeşi kardeşe kırdırmak için bir dönem sağcı-solcu dediler, fitne ateşi yaktılar. Sonra Sünni-Alevi dediler, bir başka fitne ateşini tutuşturdular. Ardından Türk-Kürt dediler, yine bir fitne ateşiyle hepimizi birden yakmaya çalıştılar” dedi.
“KÜRT KARDEŞLERİMİZİN KENDİLERİNİ TEMSİL ETMEK İÇİN TERÖR ÖRGÜTLERİNE İHTİYACI YOKTUR”
Parasını verenin tepe tepe kullandığı bir katiller sürüsüne dönüşen PKK’nın ülkemizle ve milletimizle uzaktan yakından bir ilişkisi olmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde Kürt kardeşlerimizin kendilerini temsil etmek için terör örgütlerine, bölücü zihniyetli partilere ihtiyacı yoktur. Onlar kendi kendilerini temsil ederler, nitekim de ediyorlar. Meclis’te, bürokraside, iş dünyasında ve her yerde Kürt kardeşlerim diledikleri gibi işlerini yapıyor, hayatlarını sürdürüyorlar. Siyasi hayatım boyunca, tüm vatandaşlarım gibi, Kürt kardeşlerimin de ekonomik, sosyal, kültürel sorunlarının çözümü için mücadele ettim. Hamdolsun, elimize imkân geçtiğinde de bu sorunların hepsini çözdük.”
Kimsenin etnik kökeni ve inancı nedeniyle ayrımcılığa tabi tutulmasına izin vermeyeceklerini ve bu konuda sıkıntısı olanların kendisine ulaşmasını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama artık böyle bir sorun olmadığı hâlde, ısrarla Kürt kardeşlerimizi tahrik etmenin adı da ırkçılıktır. Biz her türlü ırkçılık gibi Kürt ırkçılığına da karşıyız, Türk ırkçılığına da karşıyız, bu böyle biline. Çünkü bu ülke, bu vatan, bu devlet hepimizin. Aksini düşünen herkes karşısında önce bizi bulur” şeklinde konuştu.
“DEAŞ NEYSE, YPG-PYD DE ODUR”
PKK ve DEAŞ eylemlerinin karşısında duran milletimizin 15 Temmuz darbe girişimine de kahramanca karşı koyarak istiklaline ve istikbaline sahip çıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer yandan, Suriye’de faaliyet gösteren YPG-PYD, sanıyor musunuz ki oradaki Kürt kardeşlerimizin menfaati için, hayrı için, geleceği için çalışıyor? Asla öyle bir durum söz konusu değildir. Bu örgüt, bugün şu devletin, yarın öteki devletin, beriki gün bir başka gücün oyuncağı olacak, sonunda da kirli bir mendil gibi kaldırılıp bir kenara atılacaktır. Suriye’de, yıllarca kimlik dahi verilmeyen, vatandaş sayılmayan Kürt kardeşlerimizin haklarını, hukuklarını biz savunduk. Suriye’de DEAŞ neyse, YPG-PYD de odur. DEAŞ’ı kim kurdu, silahlandırdı, ülkeyi kana ve ateşe boğduysa, bugün YPG-PYD’yi de onlar donatıyor, yönetiyor, yönlendiriyor” dedi.
“Bugün ülkemize yönelik saldırılar karşısında yedi düvele meydan okuyabiliyorsak, bunda Kürt kardeşlerimizin bölücülük senaryolarını yırtıp artmasının çok büyük payı vardır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrılılar nezdinde ülkemizin bütünlüğü, milletimizin birliği yönünde irade kullanan herkese şükranlarını sunduğunu söyledi.
“BİZİMLE DOST OLAN KAZANIR, BİZE HUSUMET BESLEYEN KAYBEDER”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Sevgili Ağrılılar, dostluğun, kardeşliğin, dayanışmanın nelere kadir olduğunun en güzel örneklerinden biri, hemen yanı başımızdaki Ermenistan’la, onun üst tarafındaki Gürcistan’la olan ilişkilerimizdir. Ermenistan, özellikle de diasporanın etkisiyle ülkemizle dostluk kanallarını ısrarla kapalı tuttuğu için tüm ulaşım, enerji, ticaret yollarının dışında kalmıştır, kalmaya da devam edecektir. Buna karşılık Gürcistan, Türkiye ve Batı dünyası ile Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya coğrafyası arasında bir köprü vazifesi yaparak kendisine aydınlık bir gelecek inşa etmiştir.”
Bu iki örneğin Türkiye’nin çevresindeki ülkelerle olan ilişkilerini oturtmak istediği zemini göstermesi bakımından çok manidar olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “ Bizimle dost olan kazanır, bize husumet besleyen kaybeder. Hükûmete geldiğimizde ‘dostlarımızın sayısını artıracağız’ derken, gerçekten samimiydik. Bu doğrultuda pek çok önemli adım da attık. Dünyanın neresinde olursa olsun, bize samimiyetle yüreğini açan herkese biz de samimiyetle elimizi uzattık. Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar pek çok coğrafyada ilk defa siyasi irtibat tesis edip, diplomatik kanallar oluşturduğumuz, ticari ilişki kurduğumuz onlarca ülke var. Böylesine uzak diyarlarda dahi bu gayretleri gösterirken, yanı başımızdaki ülkeleri, uzun zamandır müttefiklik ilişkisi içinde bulunduğumuz devletleri elbette ihmal edemezdik. Nitekim Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz en ileri seviyelere bizim dönemimizde gelmiştir. Ama sonra, aynı Avrupa Birliği ile çok farklı bir noktaya savrulduk. Benzer bir durum, müttefiklik ilişkisi içinde bulunduğumuz bazı devletler için de söz konusudur. Burada oyunbozanlık eden asla Türkiye olmamıştır.”
Türkiye’nin, Irak ve Suriye’deki kardeşlerinin yaşadığı zulümlere sırtını dönemeyeceğini, bölgesindeki binlerce yıllık medeniyet birikimlerinin terör örgütleri eliyle yerle bir edilmesine göz yumamayacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birileri kendi günlük çıkarları için zalimlerin dümen suyuna girebilir, ama biz yapamayız; zulme rıza zulümdür” dedi.
“SENARYOLARA BOYUN EĞMEDİK DİYE BİZİ CEZALANDIRMAYA ÇALIŞIYORLAR”
Türkiye’nin bölgesinde oluşturulan senaryolara boyun eğmediği için cezalandırılmaya, yargılamaya ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu ülkemizdeki iş birlikçileri aracığıyla yapıyorlar. PKK’yı bunun için azdırdılar, FETÖ’yü bunun için sahaya sürdüler, DEAŞ’ı bunun için üzerimize saldılar. Hatta şu anda ana muhalefetin başında bulunan zatı da aynı amaçla kullanıyorlar. Ülkemizde elde edemedikleri neticeye, binlerce kilometre ötede aynı tezgâhla, aynı malzemeyle, aynı senaryoyla ulaşmanın gayreti içindeler. Milletimiz bilsin ki, bu saldırıların, bu iftiraların, bu oyunların hiçbiri birbirinden bağımsız değildir. Hepsi de aynı gayeye yöneliktir; hepsi de Türkiye’yi diz çöktürmeyi amaçlamaktadır; hepsi de milletimizi birbirine düşürmeyi hedeflemektedir. İstedikleri kadar uğraşsınlar; başaramayacaklar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ağrı’dan tüm Türkiye’ye, tüm dünyaya verilen birlik ve dayanışma görüntüsünün çok önemli olduğunun altını çizerek, “Şayet ülkemizi bu türbülanstan sağ salim çıkartırsak -ki bu konuda en küçük bir tereddüdüm yoktur- sadece 2023 hedeflerimizi değil, onunla birlikte 2053 ve 2071 vizyonlarımızı da sağlama aldık demektir. Bir başka ifadeyle, Türkiye’nin önümüzdeki yarım asrı şu birkaç yıl içinde göstereceğimiz birliğe, beraberliğe, dayanışmaya bağlıdır” sözleriyle konuşmasını tamamladı.