AKP ve MHP’nin hazırladığı ve ‘dezenformasyonla mücadele yasası’ adı verilen gazetecilik meslek örgütlerinin ‘sansür yasası’ olarak adlandırdığı yasa teklifinin görüşmeleri sürüyor.
Meclis Genel Kurulu’nda yasasının ilk 14 maddesi kabul edilirken, 3 yıla kadar hapis cezasını öngören kritik 29. maddenin de içinde bulunduğu ikinci bölümün görüşülmesine salı günü başlanacak
İnternet siteleri dökülür mü?
Yasa teklifinden bi haber olan internet site sahipleri kendilerinin süreli yayınlar kapsamına alınarak resmi ilanlardan pay alacağı hesabı ve basın kartı sahibi olma rüyasıyla bu konuda çok fazla ses vermiyor..
Ama kazın ayağı öyle mi?
Her internet sitesine ‘Al bu ilanı yayınla ve karşılığında hesabına şu kadar parayı da yatırıyoruz’ umudu boşa çıkacak gibi.
Çünkü 1Nisan 1994 tarihinde özel radyo ve televizyonların yayın yapmalarına imkan sağlayan yasa çıkmıştı. Özel radyo ve TV lere uyması gereken kural ve kaideler getirilmişti.
Mesela Anonim Şirket olma zorunluluğu,belli bir sermaye konulması,şirket ortaklarının güvenlik soruşturmalarından geçmesi,yayın cihaz ve aletlerinin istenilen standartlara uygun olması ve benzeri.
Sonrasında bu düzenlemeleri denetleyen Radyo Televizyon Üst Kurulu geldi. Ve standartlara uygun cihaz denetimi de Telekomünikasyon Kurulu tarafından yapılmaya başlandı.
Yani sadece yapılan yayının RTÜK tarafından denetmesi dışında yayını yapan şirket ortaklarının adli sicil bilgileri,yayın yapan cihazların yayın kalitesine uygunluğuna kadar hepsi denetim altına alındı ki malum radyo ve TV ler Kamu Spotlarını Zorunlu yayınlamasına rağmen resmi ilan alamıyor.
Mevcut internet siteleri reklamdan pay alabilmeleri için benzeri şartlara mutlaka uygun olması gerekiyor. Denetimi ise Basın İlan Kurumuna veriliyor. Basın kartları ise İletişim Başkanlığı himayesinde olacak.
İlimize baktığımızda irili ufaklı 70 den fazla internet sitesi olduğunu görüyoruz. Bunların içinden bu şartlara haiz veya bu şartlara uyabilecek en fazla 10 site ayakta kalabilir.Diğerleri sapır sapı dökülür.
Hani çalıştığı kurumdan ayrılıp 500 lira masraf ederek internet sitesi kuranlar artık başka iş ve arayış içine girecekler..
Tekzip 24 Saatte yayında olacak
Şimdi bu geçen maddelerine bakalım Hayatımızda neler değişecek?
Haber siteleri için de ‘tekzip’ süreci uygulamasına başlanacak. Bugüne kadar erişim engeli veya içerik çıkarma kararlarıyla karşı karşıya kalan siteler, artık tekzip yazılarını da değiştirmeden yayımlamak zorunda kalacak. Tekzip metinleri haber sitesinde ilk 24 saati ana sayfada olmak üzere bir hafta süreyle yayımlanacak.
Bu da demek oluyor ki haber sitelerinin vitrininde tekzipten habere yer kalmayacak.
Basın Kartı Komisyonu
Kabul edilen maddeler arasında basın kartı komisyonunun üye sayısı ve internet haber sitelerinin basın ilan kurumuna bildirimi gibi teknik konularda değişiklikler yapıldı.
Teklifte yapılan değişiklikle Ankara ve İzmir’de en fazla basın kartı sahibi üyesine sahip basın ve meslek örgütlerinden temsilcilerin de dahil olacağı komisyon toplam 19 kişiden oluşacak.
Teklifte Basın Kartı Komisyonu üye sayısı 9’dan 19’a çıkarıldı.
Buna göre İletişim Başkanlığını temsil eden üye sayısı 2’den üçe çıkarıldı;
Ankara, İstanbul ve İzmir illeri dışındaki basın-yayın meslek kuruluşlarının sahip ve/veya çalışanları tarafından kurulmuş basın-yayın meslek kuruluşlarından en fazla basın kartı sahibi üyesi bulunan meslek kuruluşu tarafından belirlenecek üye sayısı 1’den 4’e, sürekli basın kartı sahipleri arasından başkanlığın seçeceği üye sayısı 1’den 4’e çıkarıldı, işçi sendikalarının belirleyeceği üye sayısı 1’den 2’ye, iletişim fakültesi dekanları veya basın kartı sahibi gazeteciler arasından başkanlığın seçeceği üye sayısı da 1’den 3’e çıkarıldı…
Ancak önceki komisyonda 9 kişiden 5’ini seçen İletişim Başkanlığı, 19 kişiden 11’ini belirleyerek yine karar çoğunluğunu elinde bulunduracak.
Oysa gazetecilerin bu konudaki talebi idari bir kurum olan İletişim Başkanlığının değil, basın ve meslek örgütlerinin burada yetkili kılınmasıydı.
Teklifte internet haber sitelerinin yönetim yerinin bulunduğu beyannamelerin başsavcılıklar yerine Basın İlan Kurumuna verilmesi teklif edilmişti. Ancak AKP ve MHP’nin önergesiyle bu uygulamadan vazgeçildi. Beyannameler savcılıklara verilmeye devam edecek.
29. Madde Salı günü görüşülecek
40 Maddelik yasanın en fazla itiraz edileni 29. maddedir.
Buna göre üç yıla kadar hapis cezası istenen maddede şöyle deniyor: ‘Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse...”
Şimdi buradaki kamu düzenini bozmak ve halk arasında korku yaratmak gibi ifadeler neye göre yorumlanacak? Bunlar tamamen belirsiz.
Bir gazetecinin iktidarın uygulamalarına yönelik eleştirilere yer verdiği ya da toplumda korkuya neden olsa da kamu yararı olan haberi, bu maddeye göre kolayca cezalandırılabilir.
Örneğin deprem haberi yapılması veya Covid-19 döneminde yapılan haberler.
Bu kapsamda,
İsimlerinin gizli tutulması kaydıyla gazetecilere konuşan siyasilerin, kamu görevlilerinin verdiği bilgilerin yer aldığı haberler ceza konusu olur mu?
Kirlenen Sosyal Medya
Yasada sosyal medyaya denetim geliyor. Sosyal medya platformlarına yargı mercilerinin bilgi taleplerine süresinde ve doğrudan cevap verilmesi, kullanıcı haklarının korunması, kamu güvenliğini ve kamu sağlığını etkileyen olağanüstü durumlarda kriz planı oluşturarak etkin önlemler alınması gibi ek sorumluluklar getirilecek.
İstenilen bilgileri zamanında vermeyen platformlara cezalar verilecek.
Whatsapp, Signal gibi yoğun kullanılan anlık mesajlaşma uygulamaları için Türkiye’de şirket kurarak Türk hukukuna tabi olunması istenecek.
Bilgiler emniyet birimleriyle paylaşılacak
Sözün özü artık ülkemizde gazetecilik, habercilik ve sosyal medya paylaşımları artık eskisi gibi olmayacak.
Kirlenen sosyal medyanın denetim altına alınması yararlıdır ama habere kısıtlama getirilmeden olması gerekiyordu.
Mutlu ve aydınlık yarınlara…