Kasım ayında güneşli güzel bir günde yine Başkent Ankara’dayız. Sivil Toplum Kuruluşlarının Başkanları ve yönetim ile birlikte katılmış oldukları kalabalık bir gurup olarak Ankara’da Parti Başkanlarımızı ziyaretlerimiz oluyor.
Bizler Her Hafta bir Parti Genel Başkanını ziyaret ederek onların fikir ve desteklerini alarak Engelli vatandaşlarımızın daha fazla haklara kavuşması için çalışmalar yapıyoruz.
Hiçbir sebeple siyaset değil amacımız, bizler STK’ lar olarak zaten din, dil, ırk, cinsiyet ayırımı yapamayız yapmamamız gerek. Yurtta barış, dünyada barış için çalışıyoruz. Bu vesile ile İşini iyi yapan herkese saygımız sevgimiz sonsuzdur.
Dünkü ziyaretimiz elbette bir kadın olarak başarılarını görmekten zevk aldığım, hayranlık duyduğum bir insan İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret ettik. Dediğim gibi siyasete iyi olan herkese saygım sevgim sonsuz. Fakat MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN Türk kadınlarına ne kadar değer verdiğini anlatan çok sevdiğim bir sözü; "Dünya'da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez’’… Türkiye’de daha fazla kadının çalışarak her işe elinin değmesini diliyorum.
Bu yüzdendir ki UTEF (Uluslararası Tüm Engelliler Yaşlılar Kimsesizler Federasyonu) Olarak kız çocuklarımızın eğitimine çok önem veriyoruz. Çünkü eğitimin şart olduğu düşüncesindeyim. İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral AKŞENER ile randevu saatimizde aman Allah’ım o ne kalabalık Türkiye’nin her köşesinden yerel seçimler dolayısıyla Belediye başkan adayları ve ziyaretçileri gelmiş. Aslında bu işin ne kadar yorucu ve zor olduğunu da görmüş oldum.
Bir insan sabahtan akşama kadar binlerce kişi ve güler yüzü ile sohbet ederek onların sevgisini kazanmaya çalışması bence çokta zor bir iş. Özetlemek gerekir ise evinde, bahçesinde çiçek yetiştiren insan, bu çiçekten bir şey bekler mi? Elbette bekler. Gelecek yetiştiren insan da, çiçek yetiştirende ki hislerle hareket etmelidir. Ancak bu tarzda düşünen ve çalışan kişiler memleketlerine, milletlerine ve bunların geleceğine faydalı olabilirler. Allah yardımcıları olsun. Diyerek ziyaretimizi sonlandırıyoruz.
İlerleyen günlerde diğer parti başkanlarımıza ziyaretlerimiz tekrarlayacak. Ankara’ya gelmişken; Bin kez gitsem bıkmayacağım. Her defasında tekrar geleceğim dediğim yer olan ‘ANITKABİR’ ziyaretimize geçtik. Anıtkabir’de Atatürk haftası dolayısıyla adeta bir izdiham yaşanıyor sanki bütün okullar ziyarete gelmiş.
Geleceğimizin mimarları olan gençlerimizin, çocuklarımızın geçmişini öğrenerek geleceğine sahip çıkması gurur verici. Ata’mın manevi huzurunda saygı duruşunda bulunup dualarımızı ettikten sonra, tam da Askerlerin, kınalı kuzuların nöbet değişimine denk geldik. O muhteşem nöbet değişim gösterilerini bu vatanın Cumhuriyet sevdalısı olan herkes gözyaşları içerisinde izledi. Ve içeride müzeyi gezmeye başladık, bizlere tarihimizi o kadar güzel anlatıyor ki adeta mistik bir yola girmişçesine merak ve heyecanla tarihimizi öğrenmek istiyoruz.
Bizlere mihmandarlık eden iki Askerimiz muhteşem bir diksiyon ve mükemmel ses tonuyla anlattı. Bu günlere gelmemizde çok büyük emekleri olan güzel vatanımızı canını hiçe sayarak kurtaran gerçek kahramanımız Mustafa Kemal Atatürk’ü… Biz O Ataların evlatları olarak bayrağımızı sonsuza dek taşıyacağız. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları olmak üzere, Tüm Aziz Şehitlerimizi saygı, sevgi ve şükranla anıyorum. Ruhları şad olsun.
ESEN KALIN… Güldane KAYA