Değerli okuyucularımız herkese dua ve selamla yazıma başlıyorum.Savurganlık ve israf, dünya ve insanlığı felaketler sarmalında, her gün biraz daha tükenmişlik, ve yokoluşa sürüklemektedir.
Kendini insanlığa adamış kişiler, kana ihtiyacı olan insanlara, biraz kan vererek hayat kurtarır ken, gösteriş, savurganlık, ve israfın esiri olan devletler ve bazı insanlarda,imkanları heba ede-rek, adeta can çekişen insanlık dramına seyirci kalırlar.
Türkiyede ve dünyadaki israf, ve savurganlığı mercek altına aldığımızda, inanılmaz bir kayna-ğı, nasıl göz göre göre, boşu boşuna, heba edildi-ğine, üzülerek şahit oluyor, bunların önlenmesi noktasında gerekli adımların atılmaması, bon-kör bir zihniyetin acımasız bir yüzüne şahit olu-yoruz.
Geniş manasıyla israf, hayatın her alanında,kay-nakların zayi edilmemesi anlamına gelir.İslam israfın her türlüsünden, müslümanların kesin-likle uzak durmasını emrediyor.İşin insanı yö-nü ve ekonomik boyutu da israftan kaçınmayı, tasarrufu öngörür.
Yılda 10 milyon kişi açlıktan ölüyor.1.3 MİLYAR TON gıda israf ediliyor.Bu israfın ekonomik bo-tu, bir tirilyon dolara karşılık geliyor.Ekmek tü-ketiminin dünyaya göre yüksek olduğu Türkiye-de, yaklaşık altı milyon ekmek, yıllık toplamda ise, 2 milyar adeti aşkın ekmek çöpe atılıyor.Bu-nun ekonomik kaybı, 220 milyar liraya ulaşıyor.
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde ise, yılda 150 milyon ton buğday ve buğday ürünü bir şe-kilde heba oluyor.Sadece bu kayıp bile, dünya-da geri kalmış, fakir ülkelerdeki açlığı ortadan kaldırabilecek buğday miktarının altı katını oluşturuyor.
Devlet boyutundaki akılalmaz, enerji, yakıt, araç kiralama, taşıt alma, temsil ve tanıtma giderleri, ve örtülü ödenek, ve buna benzer sayısız kalem-lerde,yapılan insafsız israfın bedelini de, ne ya-zık ki yıllarca millet ödemek zorunda kalıyor.
İşte Türkiyemizdeki savurganlığın, acı reçetesi-ni gözler önüne sererken, insanlığa çektirilen sı-kıntıların, yokluğun, çilenin bedelini, devletin umursama ve önlem almadada, ne kadar gaglet-te olduğunun açık ispatıdır.Yönetmek fedakar-lık demektir.Hani bir atasözümüzde anlatıldığı gibi, DAMLAYA, DAMLAYA GÖL OLUR. Gelin hep beraber, ihtiraslarımızın kölesi olmayalım.İsrafı ortadan kaldırmak için, duyarlı bir nesil olalım ki, yeni canlara derman olalım.
Sevgi ve saygılarımla